Kolay yoldan para kazanma uğruna dolandırıcılığı yeğleyen şahıslar, vatandaşları tuzaklarına düşürüyor.

Çeşitli yöntemler kullanan bu şahıslar, nerede ise her gün minimum bir kişiyi mağdur ediyor.

En sık rastlanan yöntem ise telefon dolandırıcılığı.

Dolandırıcıların son yalanında; ‘Hukuk bürosu’ adı altında gönderilen bir mesajda geçmiş dönemlerde alınıp, iade edilmiş olduğu ve ödemesinin yapılmadığı öne sürülen bir saat siparişiyle karşılaşıldı. Bunun üstüne belirli bir oranda para talep edildi ve ödenmemesi durumunda haciz gelebileceği bildirildi.

Biz de Ensonhaber olarak ‘düzmece icra takip işlemleri’ni ele aldık ve mevzuyla ilgili detaylı informasyon için Avukat Burak Önder ile iletişime geçtik.

Avukat Burak Önder, mevzuya ilişkin sorularımıza şu yanıtları verdi:

“İCRA TAKİP İŞLEMLERİ TELEFON YOLUYLA İLETİLEMEZ”

“Gerçek bir icra takip işlemi telefon ya da bildiri yöntemiyle iletilemiyor. Kanun, cebri icra yöntemiyle başlatılan takiplerin sadece insanlara tebligat yöntemiyle iletilebileceğini, şirketlerin ise ev tebligatı ile iletilebileceğini sınırlandırmış. Hakkınızda başlatılmış bir icra takip var ise bildiri yada arama yöntemiyle değil tebligat yöntemiyle ikamet adresine yapılabilir.

Telefon dolandırıcılarının icra tuzağına dikkat! Mağdurlar neler yapabilir?

“E-DEVLET ÜZERİNDEN DOSYALAR KONTROL EDİLEBİLİR”

Yapmamız ihtiyaç duyulan ilk şey bunun gerçek bir takip olup, olmadığını denetlemek. Bunun için en süratli ve en rahat kullanabileceğimiz yöntem e-Devlet, insanoğlu e-Devlet’e giriş yaparak Hakkaniyet Bakanlığı’na bağlı olarak icra dosyalarını sorgulayabilme hakkına haiz. Giriş yaptıklarında haklarında bir takip olup olmadığını kolaylıkla öğrenebilirler.

“ÖDENMESİ KOLAY OLDUĞU İÇİN DÜŞÜK MİKTARLAR TALEP EDİLİYOR”

Borç iddiasında belirli bir miktar yoktur. İlamlı, ilamsız bir sürü icra takip edeni var fakat bu şahısların kullandıkları yöntem ilamsız icra takip edeni dediğimiz takip yöntemi oluyur. Bu takipte herhangi bir belge yada evraka dayanmaksızın istediğiniz oranda icra takip edeni başlatabilirsiniz. Fakat dolandırılma yöntemi olarak kullandıkları için miktarı düşük tutmaları, insanların kolaylıkla ödeyebilmeleri açısından avantaj sağlıyor bu yüzden de rakamlar düşük olarak tercih ediliyor.

“CEPTEN PARA ÇIKMADIĞI DURUMUNDA ‘SUÇ VASFI’ TAMAMLANMAMIŞ OLUYOR”

Bu durumlarda dolandırıcılık suçu hemen hemen işlenilmemiş oluyor. Bu suçun işlenebilmesi için kolay bir araştırmayla bu durumun belirlenememesi, nitelikli bir yalan olması gerekiyor. İnsanlar e-Devlet’ine girdiğinde bu şekilde bir borç olmadığını bildikleri takdirde ve ceplerinden para çıkmadığı durumunda kabahat vasfı hemen hemen tamamlanmamış oluyor. Bu yüzden şikayetler karşışıksız kalacaktır.

“KİŞİSEL VERİLERE ERİŞİMİN ÖNÜNE GEÇİLEMİYOR”

Kişisel verilerin korunması hakkında kanunda ne kadar yenilik yapılmış olsa da o verilerin çalınmasının önüne geçilemiyor. Aslen burada bizim kurumlarımıza daha oldukca şikayette bulunulması gerekiyor. Zira verilerinizin kimlerle paylaşılacağını öğrenme hakkınız bulunuyor. Bunların paylaşım izni verilmediği durumda paylaşılması durumunda ceza ile karşılaşmaları olası oluyor. Fakat hangi kurumlarla hangi bilgilerin çalındığının bilinmemesi durumunda o kurumlara cezai işlem uygulanamıyor ve insanlarımız mağduriyetle karşı karşıya kalabiliyor.

“TEBLİGAT GELDİĞİ DURUMDA 7 GÜNLÜK İTİRAZ SÜRESİ BULUNUYOR”

Ihtimaller içinde bir durumda vatandaşların yapmaları ihtiyaç duyulan ilk şey ellerine tebligat geçmelerini beklemek. Tebligat geçtikten sonraki sürede 7 günlük itiraz süresi doluyor, bu süre dolmadan ilkin icra takibinin başlatılmış olduğu icra dairesine bu şekilde bir borcun olmadığına ilişkin sözel ve yazılı olarak itirazda bulunabilir. İtiraz sonrası karşı taraf sadece dava yöntemiyle takibe devam edebilir orada da haklılığı ispatlamak daha kolaydır.

“İTİRAZ GERÇEKLEŞMEDİĞİNDE HACİZLİK OLABİLİRSİNİZ”

İtiraz edilmediği durumda karşımıza birçok seçenek çıkıyor. Bu durumda banka hesaplarınıza, evinize ve çalışmış olduğunuz iş yernize, maaşınıza haciz konulabilir. Yapılması ihtiyaç duyulan ilk şey icra takibinin durdurulması için dava açmaktır. Bu süreçte icranın durdurulması için mahkeme tarafınca karar alınması gerekiyor. Karar alınmazsa karşı taraf icrasını takip edebileceği için bazı problemler yaşayabilir.”

YouTube üstünden seyretmek için tıklayın