AA & Ensonhaber

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 24 TV, 360 ve tv4 ortak yayınında gündeme yönelik gazetecilerin sorularını yanıtlıyor.

Erdoğan’ın açıklamalarından mühim ayrıntılar şöyleki:

Depremde 50 bini aşkın vefat var. Oldukca ciddi yaralılarımız var. Tüm bunlarla birlikte attığımız adımlar verdiğimiz sözler var. Süratla enkazların kaldıracağını söyledik bunu başardık, başarıyoruz. Tüm kamu kurumları bu 11 vilayette fazlaca yoğun bir çalışmanın içindeler. 7 / 24 bir emek harcama sürüyor. Yüzde 50’nin üstünde enkazlar kaldırıldı. Bu enkazlar kaldırılırken bir taraftan zemin etütleri yapılıyor. Bakanımın verdiği söze dayanarak söylüyorum köy evlerinin bir kısmını bayrama yetiştirmenin gayreti içindeyiz. Bu köy evlerinin özelliği tek kat olması. Bazı bölgelerinde ahırı da var. 1 yıl müsade edin söylediğim kalıcı konutlar var bir de. İlk adımımız çadırlardı, onunla başladık. AFAD başta olmak suretiyle Kızılay’ımızla tüm depremzelere ulaştık. İkinci etapta ise adımımız konteyner metropoller oldu. Onunla da yetinmeyerek prefabrik konutlar yaptık. Attıkları adımlar sebebiyle kutlama ediyorum. Oralarda prefabrik konutlarla adeta yeni yeni bazı şehirler oluşturuldu. Kuaföründen tutun da alışveriş meydana getirilen yerlerine kadar her şey var. Fakat söylediğim şeklinde köy evleriyle de öteki adımlar atıldı. İmkanlarımızı seferber ediyoruz. Tüm bunlarla birlikte NATO’nun gönderilmiş olduğu çadırlar fazlaca fazlaca farklılık arz ediyor. Bunlar alışılmış çadırlardan değil. İçinde klimatik sistemlere varıncaya kadar var. Bundan sonraki dönemde gerek AFAD, gerek Kızılay ile bunların modellerini alıp, burada üretelim isterim. Yaşamın hızlıca normalleştirmek için insanların temel gereksinimlerini eksiksiz olarak karşılamak gerekiyor.

“Kiraları yüksek tutanlardan hesap soracağız”

Bizim attığımız en büyük adım da şu: Eğer kabul ediyorsanız sizi komşu illere gönderelim. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın yurtlarında sizi konuk edelim diyoruz. Yurtlarımız fazlaca lüks. Bir ara karar aldık ve online sisteme geçelim dedik. Yurtlarımızı ferahlatalım ve depremzedelerimizi buralarda konuk edelim istedik. Bazılarının doğal olarak gözleri yaşlı fakat diyorlar ki biz gene memleketimize gidelim. Bazı şikayetleri var doğal olarak. Kiraların yüksek olmasından yakınma ediyorlar. Ikimiz de diyoruz ki yargı vasıtasıyla bu tarz şeyleri yapanlardan bunun hesabını soracağız.

“Vatandaşıma diyorum ki bakanlığım bu şekilde diyorsa bu binaya girilmez”

Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız diyor ki ‘bu binaya girilmez’ Ben de vatandaşıma diyorum ki bakanlığım bu şekilde diyorsa bu binaya girilmez. Tanrı göstermesin girdin, çöktü. Biz bunun hesabını iyi mi veririz? Veremeyiz. Bizim için şu an mühim olan can. Diyoruz ki hangi ilde istersen o ildeki yurtlarımızda kal.

“Kentsel dönüşümde devlet millet dayanışması olmalı”

Kentsel dönüşüm ile ilgili sözümüz var. Biz bunu yerine getirdiğimizde sizi yerlerinize alacağız diyoruz. Bilhassa Üsküdar’da bir cuma namazından çıktıktan sonrasında vatandaşlar toplandı. Onlara dedim ki bir ricam var bu kentsel dönüşümde bizlere destek olun, evlerinizi boşaltın, kiraya çıkın. Kiralarını biz ödeyeceğiz. Kabul edenler oldu, etmeyenler oldu. Edenlerin binalarını yaptık. Geçenlerde önümü kestiler biz yanlış yaptık, evimizi yıktırmadık fakat şimdi gördük ki buralar fazlaca başka oldu. Ne olur bizimkileri de yıkın. Dedim ben talimatı vereceğim fakat yeniden yanlış yapmayın. Şimdi baktım ki vinçler gelmiş. Çamlıca’nın altında yoğun inşaat emek harcamaları var. Oldukca değişik bir semt meydana geldi. Devlet millet dayanışması bir arada olunca bu şekilde oluyor. Karşıcılık de buna rantsal dönüşüm diyor. Devlet olarak bizim burada toplumsal menfaatimiz var.