25 Kasım ‘Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Milletlerarası Uğraş Günü’ kapsamında, Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda, ‘Karanlığı Aydınlat Işık Enstelasyon Sergisi’ açıldı. Standın açılışında konuşan İBB Lideri Ekrem İmamoğlu, “Kavramın içerisinde ismimizin bulunmasından gurur duyduğum İstanbul Mukavelesi’ni, toplumsal cinsiyet eşitliğini her yerde, her vakit savunmaya ve yanında olmaya devam edeceğiz. Bayanı ikinci planda gören zihniyetin, dünyanın neresinde olursa olsun, karşısında duracağız” dedi.

Birleşmiş Milletler (BM), 25 Kasım 1960’ta Dominik Cumhuriyeti’nde Trujillo diktatörlüğüne karşı çaba veren üç kız kardeş Patria, Minerva, Maria’nın vahşice öldürülmesi nedeniyle, 17 Aralık 1999’da, 25 Kasım’ın “Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Memleketler arası Gayret Günü” olarak benimsenmesine karar verdi.

Birleşmiş Milletler Cinsiyet Eşitliği ve Bayanların Güçlendirilmesi Kurumu (UN WOMEN), 25 Kasım – 10 Aralık tarihlerinde, “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele” için 16 günlük aktivizm kampanyası düzenledi.

Kampanyanın İstanbul ayağı kapsamında “Karanlığı Aydınlat Işık Enstelasyon Sergisi”, Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda sergilenmeye başladı. Standın açılışı; İBB Lideri Ekrem İmamoğlu, UN WOMEN Orta Asya Bölge Yöneticisi ve Türkiye Temsilcisi Alia El Yassir, İsveç İstanbul Başkonsolosu Peter Erıcson ve AB Türkiye Delegasyonu Lider Yardımcısı Eleftheria Pertzinidou’nun iştirakiyle gerçekleştirildi.

Açılışta birer konuşma yapan El Yassir, Ericson ve Pertzinidou, dünyada yaşanan bayana ve kız çocuklarına karşı şiddet sıkıntısının, bayanlar kadar erkeklerin de sahiplenmesiyle aşılabileceğine dikkat çekti.

34 YIL EVVELKİ BAYAN HAREKETİNİ HATIRLATTI

Açılışta konuşan İmamoğlu da yabancı iştirakçilerle birebir fikirde olduğunu belirterek, “Bu çabada en önde kesinlikle erkeklerin de bulunması gerekir” dedi.

Yoğurtçu Parkı’nın Türkiye bayan hareketi için ehemmiyetine değinen İmamoğlu, “Bundan 34 yıl evvel, 1987 yılında binlerce bayan bu parkta toplandı ve mesken içi şiddete karşı birinci kitlesel hareketi gerçekleştirdi. O günden bu yana bu kent, bu park, bu caddeler, bu ağaçlar bayanların sayısız hareketlerine de tanıklık etti. Ne yazık ki bu bahis, 21. yüzyılın hala en acı mevzularından bir tanesi; içimizi acıtan ve derin düşünmemize sebep olan bizi çok üzen bir mevzu. Lakin bayanlar haklı uğraşlarından elbette hiç vazgeçmediler” tabirlerini kullandı.

Bahsin bir insanlık ve toplumsal uğraşı olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Bu istikametiyle biz de yöneticiler olarak, bu çabanın en kıymetli parçalarıyız” dedi.

“MÜCADELE EDENLERİ MİNNETLE ANIYORUM”

İBB’nin, bayana ve toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik çalışmalarından örnekler veren İmamoğlu, şöyle konuştu:

* Bugüne kadar bayanların uğraşına dayanak olmuş herkesi, bu çabayı sürdürmüş bayan sivil toplum örgütlerine, bilhassa hayatını bu sürece adayan herkesi şükranla, minnetle anmak istiyorum. Uygun ki varlar.

* Tahminen de toplumun çok önünde bu süreci yakalayan ve toplumun bilinçlenmesine katkı sunan onlar. Tahminen biz, biraz geriden geldik. Ülkemizin bu açığı kapatma konusunda çok hassas olacağına, kurumların çok hassas davranacağına yürekten inanıyorum.

“KADINI İKİNCİ PLANDA GÖREN ZİHNİYETİN KARŞISINDA DURACAĞIZ”

“Kavramın içerisinde ismimizin bulunmasından gurur duyduğum İstanbul Sözleşmesi’ni, toplumsal cinsiyet eşitliğini her yerde, her vakit savunmaya ve yanında olmaya devam edeceğiz” sözlerini kullanan İmamoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

* Bayanı ikinci planda gören zihniyetin, dünyanın neresinde olursa olsun, karşısında duracağız. Artık buna dünyada yer yok. Bunu herkes kabullenecek, herkes bilecek. Bayanın gücünü ben çok yeterli biliyorum. Bunu bana en son öğreten kızım oldu.

* Ne kadar güçlü olduğunu, konutun patronajını 6-7 yaşından itibaren ele geçirdiği gördük. Haliyle yaşayan meskendeki üç erkeğiz; ben ve iki oğlum. Doğal ki bunu ona gösteren ve aşılayan eşim.

* Bayanın gücünün, benim açımdan bir öteki değerli aktörü ve bayanın gücünü, bayanın başarma azmini, bayanın istediğinde ne kadar hoş işler yapacağının bana birinci gösteren de elbette annem. Ve benim bir kardeşim var. O da kız kardeşim.

* Hasebiyle biz bu türlü bayan yönetiminde yaşamaya alışmış bireyler olarak şu anda İstanbul’a hizmet ediyoruz. Gülümsemem, espri gülümsemesi değil. Bunun gerçek olduğuna lütfen inanın. Bundan da gurur duyuyorum.

* Bütün bayanların keyifli olduğu, huzurlu olduğu, hayatta erkekler kadar eşit bir biçimde güçlendiği fakat ekonomik lakin yaşamsal eşitliğe ve üstünlüğe sahip olduğu bir toplum diliyorum İstanbul’da. Bu türlü bir ortam diliyorum kentimize.

* Bu hususta bize takviye sunacak bütün kurum ve kuruluşlara lakin kentimizde ancak ülkemizde ancak dünyanın her yerinden gelen bütün kurum ve kuruluşlara da kapımızın arkasına kadar açık olduğunu belirtiyorum.

Konuşmaların akabinde İmamoğlu ve beraberindeki heyet, standın açılışını gerçekleştirdi. Aktifliğin yapıldığı Yoğurtçu Parkı, bayanlara ve kız çocuklarına yönelik şiddete karşı farkındalık oluşturmak emeliyle turuncu renkle aydınlatıldı.