Son dakika haberi… Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Afrikalı öğrencilerle buluştu. Erdoğan yapmış olduğu açıklamada,” Ekonomik kurtuluş savaşı mücadelemizi başarıya ulaşmış bir halde sürdürüyoruz. Biz asgari ücret açıklaması yaptık. Bu asgari ücret açıklaması son 50 senenin en mühim artışının, yüzde 50 şeklinde bir artışın olduğu bir açıklamadır. Ek olarak gelir vergisi ve damga asgari ücretten soyutlanmıştır. Halkımız bunu anlıyor.” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE-AFRİKA İLİŞKİLERİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 3. Türkiye-Afrika Zirvesi kapsamında Türkiye’de eğitim gören Afrikalı gençlerle buluştu. Buluşmada gençlere hitap eden Erdoğan, “Afrika kıtası ile kökü 10’uncu yüzyıla uzanan derin ilişkilerimiz bulunuyor. Afrikalı kardeşlerimiz milletimizin gönlünde müstesna bir yere haizdir. Ikimiz de göreve geldiğimiz 2002 yılından itibaren Afrika ile dostluğumuzun ve işbirliğimizin gelişmesine hususi ehemmiyet verdik. Başbakanlık görevim dahil bugüne dek 30 Afrika ülkesini toplamda 50 kez ziyaret ettim. Bir çok ilk kez olmak suretiyle kıta genelinde pek oldukça devlet ve hükümet başkanını da vatanımızda ağırladık. Bir tek bu yıl Covid-19 salgınına karşın Sahra Altı Afrika’dan 38 üst düzey heyeti Türkiye’de konuk ettik. Aramızdaki mesafeye karşın Afrika ülkelerini yakın birer komşumuz olarak addediyoruz. Afrika’nın meselelerine ilişkin olarak kıtadaki ortaklarımızla aynı vizyonu, aynı hassasiyeti paylaşıyoruz. Dillerimizin ırklarımızın renklerimizin değişik olması bizim için ne bir utanç, ne de bir üstünlük vesilesidir. Tersine bunların tamamı Tanrı’ın biz kullarına bahşettiği bir zenginlik, bir lütuf, bir ikramdır. Bu anlayışla tüm çalışmalarımızı insan onuruna yaraşır, sürdürülebilir, adaletli bir kalkınma hedefi doğrultusunda yürütüyoruz. Kimseyi ayırmadan, kimseyi ötekileştirmeden, kimseyi dışlamadan Afrika halkları ile dayanışmamızı arttırıyoruz. Ekonomik ilişkilerimizi eşit ortaklık temelinden kazan kazan anlayışı üstüne inşa ediyoruz. Türk firmaları Afrika genelinde toplam kıymeti ortalama 70 milyar doları geçen bin 150’den fazla proje üstüne alıyor. Kıta çapındaki yatırımlarımızın kıymeti 6 milyar doları aşıyor. On binlerce Afrikalı kardeşimiz bu şirketlerimizde istihdam ediliyor. Beraber kazanmanın bereketine inanan bir millet olarak inşallah bundan sonrasında da bu eksende ilerletmeyi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE’Yİ İKİNCİ VATAN KABUL EDİN”

Gençlerin hem Türkiye’nin hem de dünyanın umudu olduğuna dikkat çeken Erdoğan, “Geleceğimizi sıhhatli bir zeminde inşa etmek için nitelikli, vizyoner, erdem ve vicdan sahibi gençlere ihtiyacımızın bulunduğunu biliyoruz. Bu amaçla gerek ülkemiz içinde, gerekse yurt haricinde birçok projeyi hayata geçirdik. Geçmişte değişik kurumların farkı statülerde verdiği bursları Türkiye Bursları adı altında tekrardan düzenledik. Kısa sürede büyük başarı kaydeden bu proje ile eskiden 5-6 ülke ile sınırı olan kalan emek harcamaları, bugün 180İ’ aşkın ülkeye teşmil ettik. Devletimizin verdiği burslar yardımıyla mezun olmuş ve bugün ülkesine bakan, siyasetçi, iş adamı, akademisyen olarak hizmet eden 70 bini aşkın mezunumuz var. Türkiye Bursları’ndan 14 binden fazla Afrikalı kardeşimi de faydalandı. Ziyaret ettiğimiz ülkelerde bazen bu kardeşlerimizle karşılaşıyor ve onların başarılarından hakkaten gurur duyuyorum. Türkiye Bursları’nın yanı sıra Türkiye Maarif Vakfımız da Afrika’nın geleceğine katkı maksadıyla eğitim hizmetlerini sürdürüyor. TİKA ve Yunus Emre Enstitümüz de kendi alanlarında başarıya ulaşmış projelere imza atıyor. Gerek burslu olarak, gerek kendi imkanları ile Türkiye’de eğitim alan siz gençlerimizi milletimizin gönül elçileri kabul ediyoruz. Kendi evlatlarımızın geleceği mevzusunda ne hissediyorsak, onların üstüne iyi mi titriyorsak güvenilir olun sizler için de aynı duyguları taşıyoruz. Türkiye’yi ikinci vatanınız olarak kabul etmenizi sizlerden bilhassa rica ediyorum. Ülkelerinizde döndüğünüzde her biriniz Türkiye’nin ve Türk milletinin fahri temsilcileri olarak inşallah bizleri temsil edeceksiniz. Ikimiz de hem buradaki eğitim sürecinizde, hem mezuniyetiniz sonrasında ilgili kurumlarımızla sizlere destek olmayı sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.

Erdoğan, selamlama konuşmasının peşinden Afrikalı gençleri dinleyerek sorularını yanıtladı. Programda Afrikalı bir talebe Mehmet Akif Ersoy’un “Zulmü Alkışlayamam” şiirini okudu. Şiiri dinleyen Erdoğan, “Maşallah benden iyi okuyorsun bu şiiri, ben bu şiirler birincilik almıştım” dedi.

EKONOMİ MESAJLARI

Türkiye’de eğitim gören Mali Cumhuriyeti vatandaşı bir genç ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Türkiye’nin ekonomik mücadelesi ile ilgili sual yöneltti. Suali yanıtlayan Erdoğan, “Hakikaten ekonomik kurtuluş savaşı mücadelemizi başarıya ulaşmış bir halde sürdürüyoruz. Biz asgari ücret açıklaması yaptık. Bu asgari ücret açıklaması son 50 senenin en mühim artışının, yüzde 50 şeklinde bir artışın olduğu bir açıklamadır. Ek olarak gelir vergisi ve damga asgari ücretten soyutlanmıştır. Halkımız bunu anlıyor. Açıkladığımız 4 bin 250 lira ile halkımız inanıyorum ki iktidarın ne denli halkının yanında bulunduğunu böylece görmüş oldu. Bir öteki açıklanan karar daha var. O da faizin bilhassa yüz baz puan yeniden düşürülmüş olması. Doğal karşıcılık ve malum çevreler bizim faizdeki bu tür kararlılığımızı asla kabullenemiyorlar. Fakat ben de Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olarak faize karşı olduğumu bu göreve geldiğimden beri hep söyledim. Zira faiz zengini daha varlıklı yapar, fakiri daha yoksul yapar. Eninde sonunda biz bu enflasyonu göreve geldiğimde iyi mi düşürdüysek, o vakit 4 puana kadar indirdik, gene düşüreceğiz. Fakat ben vatandaşımı faize ezdirmeyeceğim. Bakın bugün ABD enflasyonda oldukça ciddi bir sıkıntının içinde. Avrupa aynı şeklide ciddi bir sıkıntının içinde. Türkiye’de de faizciler ne yazık ki bu işi savunmanın gayreti içinde. Ben de diyorum ki biz kesin bir halde yolumuza devam ediyoruz ve milletimizi faize ezdirmeyeceğiz. İnşallah en kısa zamanda da enflasyon aşağı inmeye başlamış olacak. Zira faiz sebep, enflasyon neticedir” ifadelerini kullandı.

“AFRİKA ZULMÜN EN YOĞUN İŞLENDİĞİ YER”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togolu bir gencin “Ülkelerimize döndüğümüzde dünyadaki küresel düzeni değiştirebilmek için ne yapmalıyız?” şeklindeki sorusunu, “Küresel soruda da üstünde durmamız ihtiyaç duyulan en mühim mevzu sizler ülkelerinize döndüğünüzde isterim ki oralarda her halde siyasete soyunursunuz. Ve siyasete soyunduğunuz andan itibaren orada bir şeyi hedefe koyacaksınız. BM’de alınacak kararlarda. Şu andaki dünya adil mi. Şu andaki dünyada zulüm var. Hele hele Afrika zulmün en yoğun işlendiği yer. Sizin ülkelerinizin Afrika yoksul değil varlıklı. Fakat tüm yeraltı zenginliklerini açık açık söyleyeceğim Avrupa ülkelerinden geliyorlar ve oralardan tüm fosforları, altınları, mücevherleri alıp kendi ülkelerine götürüyorlar. Size bırakıyorlar mı hayır. Seneler yılı varlıklı Afrikalı maalesef fakirliğe mahkum edildi. Bunlar demek ki bu insanları bu şeklide soydular soğana çevirdiler. Ondan sonrasında da dünyada saltanat sürüyorlar. Peki şimdi bunu aslına kim çevirecek. Siz çevireceksiniz. Döneceksiniz döndükten sonrasında da ‘biz yılların hesabını sormak için okuduk geldik, şimdi de bu hesabı soracağız’ diyeceksiniz. Demeniz lazım. Bu sizin hakkınız. Sizin varlıklarınızı soydular. Dünya diyorum 5’ten büyüktür. Bunu birlikte halletmemiz lazım. Niye BM’de 5 tane sürekli üye var. 15 tane de geçici üyeler var. Peki bu 5 sürekli üye ne derse onların söylediği oluyor mu? İki dudağının içinde. O 15 geçici üyenin herhangi bir hükmü var mı, yok. Onları da aldatıyorlar. Ben diyorum ki buradaki tüm genç kardeşlerim ülkelerine döndükten sonrasında ‘Biz artık geçici üye değil, ikimiz de sürekli üye olmalıyız’ diye bunun mücadelesini vermeleri lazım. Eğer vermezseniz bunlar daha oldukça Afrika ülkelerine gelip soyup soğana çevirirler. Erdoğan’ın dediklerini bu 5 sürekli üye kabul eder yada etmez. Biz üzerimize düşeni yapalım, onlar kabul etmesin” diyerek yanıtladı.
Programa katılan Tunuslu bir talebe ise çocukluğundan beri Türkiye hayranı bulunduğunu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmeyi hayal ettiğini söyledi. Türkçe öğrenmeye başladığını ve Türkiye’de okuyarak burada evlendiğini söyleyen genç hanım, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşerek bu hayalini de gerçekleştirdiğini söylemiş oldu.

DÜNYA 5’TEN BÜYÜKTÜR MESAJI

Buluşmada Afrika ülkelerine ziyaretlerinden de bahseden Erdoğan, Afrikalı muhataplarına “kendinize güvenin” telkininde bulunduğunu belirterek, “Gün ola inşallah görmüş olacaksınız bu dünyanın 5’ten büyük bulunduğunu kendini büyük kabul edenler de kabul edecekler. Olacak olan şey şu. BM üyesi ülkeler hepsi dönüşümlü olarak BM’de sürekli üye olma hüviyetine kavuşacaklar. Dolayısıyla bugün Zimbabve icabında geçici üye değil yarın sürekli üye olacak. Türkiye geçici değil sürekli üye olacak. Er yada geç dönüşümlü olarak tamamımız orada sürekli üye olma hakkını elde edeceğiz. Yarının kuvvetli Türkiyesi inşallah bunu başaracak. Buna Afrikalı ülkelerin de inanması lazım. Şu anda bu 5 sürekli üye ülke içinde bir tane Müslüman ülke var mı? Yok. Müslümanların orada sürekli üye olma hakkı yok mu. Biz inancımızın da mücadelesini vermemiz lazım. Afrikalı niçin orada yerini almasın. Bu tarz şeyleri başarmamız lazım. İşte bu gençlik. Siz niye okuyorsunuz. Yarın buralardaki haklarınızı elde etmek için okuyorsunuz. Bunu başarmanız lazım. Tayyip Erdoğan’ın da, sizin de göreviniz bu. Bunu başarmanız lazım. Onun için azmedeceğiz, kesin olacağız, inanacağız ve bu işi başaracağız” dedi.
Afrikalı gençlerle buluşma programına Başakşehir ve Fenerbahçe’nin eski futbolcusu Pierre Webo ve Fenerbahçe ve Ulusal Ekip’ın Afrika kökenli oyuncusu Nazım Sangare de katıldı. Katılımcılara Türkiye deneyimlerini özetleyen Webo, Paris Saint Germen maçında maruz kalmış olduğu ırkçılık sonrası Türkiye’nin desteği için teşekkür etti. Webo, ülkesi Kamerun ve tüm Afrika’da Türkiye’nin elçisi olmak istediğini sözlerine ekledi.

“BİZ ASLA SURİYELİ VATANDAŞLARIMIZI BU ÜLKEDEN KOVMAYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerin sorusu üstüne Türkiye’nin ırkçılık mevzusunda kati bir duruşu bulunduğunu belirterek, “Dinimizde ırkçılık yasaklanmıştır. Maalesef bizde karşıcılık partisinin bilhassa de son dönemlerde Suriyelilere karşı bir tavrı var. İşte ‘İktidar olduğumuzda Suriyelileri kendi memleketlerine yollayacağız’ falan diyor. Bizim o şekilde bir derdimiz yok. Biz şu anda ortalama 4 milyon Suriyeliye ev sahipliği yapıyoruz. Irak’tan gelenlerle birlikte bu 5 milyon. Hepsine ev sahipliği yapıyoruz. Zira hepsi bizim misafirimiz. Bunlar kendi yurtlarından zevkle ayrılmadılar. Yaşama imkanı bulamadıkları için ülkelerinden ayrıldılar. Bunlara doğal kapılarımızı açtık ve ev sahipliği yapıyoruz. Bundan sonrasında da Erdoğan bu ülkede cumhurbaşkanı olduğu sürece, AK Parti bu ülkede iş başlangıcında olduğu sürece biz asla bu misafirlerimizi bu ülkede kovmayız, kovamayız. Irkçılık bizim dinimizde men edilmiştir. ‘Ne Arap’ın beyaza, ne beyazın Arap’a bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük bir tek Tanrı’a olan yakınlaşmadadır.’ Ölçü bu. Biz Müslümanlar olarak bu şekilde bir ayrımı yapmayız. Sonsuz alemde bunun hesabını veremeyiz” dedi.

ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Sürücüler 1 aydır onu takip ediyordu, sonunda beklenen oldu! Aracının arkasına asmış olduğu yazı…

PARTNER “Kalbe dokunuyor”

Bakan Süleyman Asil: Bir sınavdan geçiyoruz