Fırat Üniversite’sinde Tıp Fakültesi talebesi olan Enes Kara, yaşamına son verdi.

Hayatına son vermeden ilkin ailesinin seçimlerini ciddiye almadığını ve yaşamından memnun olmadığını belirten bir izahat meydana getiren Enes Kara’nın ölümü, birçok kişiyi derinden etkiledi.

Müzisyen Tarkan da Enes Kara’nın ölümüne ilişkin izahat yapmış oldu.

Twitter hesabından izahat meydana getiren Tarkan, Enes Kara’nın ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

“BAĞNAZ ZİHNİYETLERİN SÖMÜRÜLERİNE HİZMET ETTİRMEK DEĞİL”

Ailelere seslenen Tarkan, evlatların özgür ruhlar bulunduğunu ve seçimlerinin ciddiye alınması icap ettiğini dile getirerek, “Unutmayınız ki asli görevimiz çocuklarımız korumak, kollamaktır. Yobaz ve yobaz zihniyetlerin sömürülerine hizmet ettirmek değildir.” ifadelerini kullandı.

“KORKU İÇİNDE YAŞAYAN BİNLERCE GENÇ VAR”

Tarkan’ın yapmış olduğu açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Enes Kara’nın intihara sürüklenip hayatına son vermesine ne kadar üzüldüğümü anlatamam. Ne yazık ki Enes Kara’nın durumunda olup korku içinde, baskı altında yaşayan, yaşam sevincini ve umudunu yitirmiş, çaresiz binlerce genç var devletimizde.

“ÇOCUKLARINIZ NE SİZİN MALINIZDIR NE DE SİZE AİTTİR”

Ey analar, babalar! İş işten geçmeden çocuklarınızın duygu ve düşüncelerine hassasiyetle sevgiyle kulak verin, koşulsuzca yanlarında olun. Özgür iradelerine, talep ve seçimlerine saygı duyun. Önceliğimiz onların mutluluğu olmalıdır. Yaşadıkları yaşam onların hayatıdır. Çocuklarınız ne sizin malınızdır ne de size aittir.

“ASLİ GÖREVİMİZ, ÇOCUKLARIMIZI KORUMAK”

Onlar, biz ebeveynler vesilesiyle dünyaya gelmiş özgür ruhlardır. Çocuklarınızın ışığını söndürmek yerine bırakın o ışıkla aydınlatsınlar yüreklerimizi. Unutmayınız ki asli görevimiz çocuklarımız korumak, kollamaktır. Yobaz ve yobaz zihniyetlerin sömürülerine hizmet ettirmek değildir.”

“BİRKAÇ AY KALIR, ALIŞIR DEDİM”

Enes Kara’nın babası Fırat Kara ise verdiği bir röportajda oğlunun vefatıyla ilgili, “Kalmış olduğu yer güzel insanların kalmış olduğu yer. Talebelerin kalmış olduğu yer. Orada kalmasını tavsiye ettim. Devlet yurdunda müracaat yapmadık. Durumumuz iyi. Içsel olarak ahiretine faydası olsun istedim. Ben 25 senedir Risale-i Nur okuyorum. Bir zararını görmedim. Ben bu cemaatin 25 senedir içindeyim. Kalmış olduğu yerde hiçbir mesele yoktu. Devamlı dostlarıyla kontakt halindeydik. Birkaç ay kalır sonrasında alışır dedim. Cenazeyi aldık şu an dönüyoruz Hatay’a. Biz kimseden şikayetçi değiliz. Vakadan sonrasında durumunu daha iyi anladık.” ifadelerini kullanmıştı.