Ellerini fotoğraf fırçası, tozlu vasıta camlarını ise tablo olarak kullanan Ceylan, yapmış olduğu fotoğraf figürleri ile ilçe halkının beğenisini kazanıyor.

Temizlik İşleri mensubu olarak vazife icra eden Erol Ceylan, ortaokul ikinci sınıftan ayrıldığını ve asla fotoğraf eğitimi almadan bugüne dek fotoğraf çizdiğini belirterek fotoğraf sevgisinin 50 yıl ilkin annesinin sandığından almış olduğu bir fotoğrafı çizerek başladığını söylüyor.

“EĞİTİMİNİ ALMADIM”

Bilhassa tozlu görmüş olduğu vasıta camlarına derhal fotoğraf yaptığını belirten Erol Ceylan, 50 senedir fotoğraf sevdasının bitmediğini ifade ederek, “Bu işin eğitimini almadım. Ortaokul ikinci sınıftan ayrıldım. Deniz ve fotoğraf sevdam var. Bulduğum bölgelere fotoğraf yapıyorum. Tozlu bir şey görmeyeyim; gördüm mü duramam derhal fotoğraf yapıyorum. Bu sevda bende çocuklukta okula gitmeden başladı. O dönemler dayımlar anneme üç kardeşin fotoğraf göndermişti. O fotoğrafı annemin sandığından aldım ve o fotoğrafa bakarak resimlerini hayata geçirmeye çalıştım. O fotoğrafı sandıktan aldığım için annemden dayak yedim. O zamandan beri bu sevda durmadı devam etti. Yaşım 57 bu sevda bende 50 senedir sürüyor” dedi.

“KEŞKE OKULUNA GİTSEYDİM”

Ortaokulda okumuş olduğu dönemde öğretmeninin fotoğraf kabiliyetini keşfettiğini ve Güzel sanatlar Lisesinde okuması için teşvik ettiğini belirten Ceylan, “Ortaokulda öğretmenim bana oldukca ısrar etti. ‘Erol, liseyi bitir Güzel Sanatlar eğitimine sınavsız girersin’ dedi sadece ben okumadım. Niçin okumadım diye şimdi kafama vuruyorum. Yeğenlerimde fotoğraf becerisi var. Onlar bana oturmaya geldikleri süre kâğıdı kalemi alıp yanıma gelirler. Önüme her hangi bir tablo koysunlar ona bakarak yapabilirim. Karakalem, yağlı boya, pastel boya, heykeltıraş, karikatür çalışmam var. Çevremden görenler güzel tepkiler veriyor. Bununla ilgili bir anım Trafik lambalarında vasıta durdu derhal koştum fotoğraf çizdim, arkada bulunan araçtakiler bana alkış tuttu” diye konuştu.