Türk Tabipleri Birliği (TTB) Pandemi Çalışma Kümesi, COVID-19 salgın idaresine kapsamlı bir bakış sunmak ve kritik tekliflerini sıralamak için çevrimiçi bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda Omicron varyantı nedeniyle toplumsal hareketliliğe düzenlemenin kaçınılmaz hale geldiği belirtildi ve “Eğitimin kesintisiz ve inançlı bir halde devam edebilmesi için 12-17 yaş kümesi için milletlerarası otoritelerden onay almış olan aşılar okullarda kampanya ile sunulmalı, 5-11 yaş kümesi için memleketler arası otoritelerden onay almış, çocuklar için uygun dozda aşılar Türkiye’de tedarik edilmeli, 5-11 yaş kümesi çocuklara aşılama hakkı verilmeli” denildi.

TTB’nin bakış açısı ve Omicron varyantı ile gelinen etap için tekliflerini Pandemi Çalışma Kümesi üyesi Dr. Tomris Cesuroğlu açıkladı.  “Omicron varyantı, kış kuralları ve düşük aşılama oranı göz önünde bulundurulduğunda virüsü alma ve bulaştırma riskini azaltacak halde toplumsal hareketliliğe düzenlemeler getirilmesi kaçınılmaz hale gelmiştir” dedi. Basın toplantısında aşılamayı yaygınlaştıracak ve itimat hissini artıracak kampanyaların yanı sıra aşılamaya yönelik somut yasal düzenlemelerin yapılmasının bir mecburilik haline geldiğinin altı çizildi ve hükümet, salgın idaresi konusundaki yükümlülüklerini yerine getirmeye davet edildi.

“TÜM KAPALI ORTAMLARDA HES KODU SORULMALI”

Kapalı ve kalabalık ortamlara girmek isteyen 18 yaş üzeri yetişkinlerin Covid-19’a karşı kâfi seviyede bağışık olduğunu gösteren bir sistemin kurulmasını isteyen TTB şu tekliflerde bulundu:

Kapalı ve kalabalık ortamlara girmek isteyen 18 yaş üzeri yetişkinlerin iki şarttan en az birini karşılaması gerekir. Birincisi, son aşılamadan itibaren 6 ayı geçmemiş olmak şartıyla aşılama takvimini tamamlayarak tam aşılanmış olmak. İkincisi ise PCR testi olumluluğu ile hastalığı geçirmenin üzerinden 6 aydan uzun mühlet geçmemiş olmasıdır.Bu iki şartın denetimine imkan sağlayan HES gibisi bir sistem geliştirilmeli, tüm yeme içme yerleri; AVM’ler; cümbüş, kültür ve sanat aktiflikleri; kuaför üzere yakın bir formda şahsî bakım veren ortamlar; kapalı ortamda her türlü kongre, toplantı, eğitim, düğün üzere etkinlikler; spor karşılaşmaları; şehirlerarası ve kent içi toplu taşıma araçları ve ibadethaneler üzere kapalı ve kalabalık ortamlarda devreye sokulmalı. Böylelikle, tam aşılı bireyler için hayat pandemi şartlarına karşın olağan haline en yakın formda sürdürülebilir.

“İŞYERLERİNDE DÖNÜŞÜMLÜ MESAİ UYGULAMASI”

* Toplumun en az yüzde 80’inin aşılanması gayesine ulaşıncaya kadar virüsün yayılımının sınırlanması için, yeme içme ortamları, toplu taşıma ve iş yerleri üzere tüm kapalı ortamlarda şahıslar ortasında 1,5 metre ara tutulacak halde yarım kapasite çalışma sağlanmalı, işyerlerinde dönüşümlü mesai uygulamasına geçilmeli.

*  Kimi meslek kümeleri kalabalık ortamlarda çalışmaları ve/veya çok sayıda kişi ile temas etmeleri nedeniyle virüsü almak ve yaymak açısından daha yüksek risk kümesinde. Bunlar ortasında, sıhhat kurumlarında, okullarda, üniversitelerde, adliye üzere kalabalık kamu kurumlarında, kent içi ve kent dışı toplu taşımada, restoran, kafe, vb. yeme içme hizmeti sunan yerlerde ve ibadet yerlerinde çalışanlar yer alıyor. Salgının geldiği bu kritik noktada, bu meslek kümelerinde ve işyerlerinde çalışabilmek için tam olarak aşılanmış olma koşulu getirilmeli.

* Fabrikalarda, büyük şantiyelerde ve organize sanayi bölgelerinde aşılama kampanyaları düzenlenmeli. Pandemi şartlarına uygun olmayan ortamda çalışmak zorunda kalan ve şiddetli Covid-19 ile ilişkilendirilen ek hastalıkları bulunan çalışanlara aşıdan bağımsız en azından kış ayları boyunca fiyatlı müsaade verilmeli.

“Z NESLİ İÇİN TESİRLİ İRTİBAT ÇALIŞMALARI YAPILMALI”

* Üniversitelerin inançlı bir formda yüz yüze eğitime devam edebilmesi için yerleşkelerde ve yurtlarda aşılama kampanyaları düzenlenmeli, Z jenerasyonunu hedefleyen tesirli bağlantı çalışmaları yapılmalı.

*  Eğitimin kesintisiz ve inançlı bir halde devam edebilmesi için 12-17 yaş kümesi için milletlerarası otoritelerden onay almış olan aşılar okullarda kampanya ile sunulmalı, 5-11 yaş kümesi için memleketler arası otoritelerden onay almış, çocuklar için uygun dozda aşılar Türkiye’de tedarik edilmeli, 5-11 yaş kümesi çocuklara aşılama hakkı verilmeli.

*65 yaş üstü şahıslar, önemli kronik sıhhat sıkıntıları bulunanlar ve hamilelerde faal aşılama yaklaşımı uygulanmalı.

“HIZLI TEST FİYATSIZ OLMALI”

* Dünyada yaygın olarak kullanılan süratli antijen testleri bir an evvel ülkemizde hizmet sokulmalı, yüksek riskli ortamlarda çalışanlara fiyatsız kullanma imkanı sunulmalı, belirtisi olmayan bireylerde tarama gayeli kullanılması teşvik edilmeli. Süratli testler resmi laboratuvarlarda yapılan PCR testlerinin yerini asla almamalı.

* Kapalı ortamların uygun standartlarda havalandırılması sağlanmalı, bunun için gerekli rehberlik ve denetleme hizmetleri ilgili meslek örgütlerinin de iştiraki ile yürütülmeli.

* Kalabalık ortamlar dışında açık havada maske uygulamasına gerek yoktur. Maske kullanımı ile ilgili temel kontroller bilhassa kapalı ve kalabalık iç ortamlarda, örneğin toplu taşıma araçlarında yapılmalı.

* Müspet olayların sağlıklı olanlardan ayrılması ve yakın temaslıların nitekim tespiti ve karantinaya alınarak izlenmesi için önemli bir filyasyon sistemi oluşturulmalı, bu uygulamalar için sıhhat çalışanları desteklenmeli.

“BİLGİLER MİLLETLERARASI STANDARTLARA GÖRE  AÇIKLANMALI”

* Salgının gidişatı ile ilgili epidemiyolojik bilgi ve bilgiler milletlerarası bilimsel standartlara uygun bir biçimde en azından haftalık olarak paylaşılmalı.

* Bu düzenlemelerin neden getirildiğinin, topluma nasıl yararlı olacağının somut bir biçimde anlatıldığı bir bağlantı kampanyası düzenlenmeli, toplumda aşı ile ilgili dertlerin giderilmesine yönelik tesirli bir çalışma yapılmalıdır.