Türk Telekom’un yüzde 55 hissesinin, Türkiye Varlık Fonu’na devredildiği bilgisini geçtiğimiz günlerde sizlerle paylaşmıştık. Hisselerin sahibi olan LYY Telekomünikasyon ile Türkiye Varlık Fonu içinde Aralık ayından bu yana devam eden ve 10 Mart 2022 tarihinde imzaların atılması ile kesinlik kazanan sürecin detaylarını sizlerle paylaşacağız.
Isterseniz sözü uzatmadan sizleri videomuz ile baş başa bırakalım. İyi seyirler.
LYY, pek oldukça bankanın bir araya gelmesi sonucu hususi amaçlı olarak kurulmuş bir Ortak Girişim Şirketi. Telekom sektörünün bankaların ana iş odağı olmaması sebebiyle, 2018 senesinde meydana getirilen hisse devri sonrasında LYY, sahibi olduğu yüzde 55 Türk Telekom hissesini satma niyetini ortaya koyarak bir aracı kurumu satış danışmanı olarak yetkilendirdi.
Bununla beraber LYY, Türk Telekom’daki sahipliğinin aslına bakarsak stratejik ve uzun vadeli olmadığının, geçici bulunduğunun da altını çizmişti. LYY, iyelik süreci süresince çoğunluk paydaş olarak sorumluluklarını yerine getirmekte oldukça başarıya ulaşmış olmasına karşın, kendisinin Türk Telekom’da stratejik bir gösterime ve uzun vadeli bir perspektife haiz olmadığı yatırımcı ve analist topluluğu tarafınca yaygın olarak bilinmekteydi.
Bu koşullar altında, çoğunluk hissedarın proaktif bir halde Türk Telekom’un yatırımları ve gelecek tasarımı için en yüksek çabayı sarf edeceğine dair herhangi bir kanaat olması imkansız. Bu durum TVF’nin sahipliği ile değişti ve Türk Telekom’un önünde mühim bir fırsat olarak karşımıza çıktı.
Türk Telekom’un özelleştirilme bedeli, halka arzı ve temettü gelirleri de hesaba katıldığında 2006-2021 tarihleri içinde Gömü’ye (Türkiye Varlık Fonu dahil) toplam 15,6 milyar USD gelir getirdi.
Türk Telekom’un yüzde 55 hissesi, yüzde 20’si peşin ve kalanı 5 yıl vade olmak suretiyle 6,55 milyar USD karşılık karşılığı özelleştirilmiştir. Ojer Telekomünikasyon A.Ş. hisse satışına ilişkin bakiyeyi erken ödeyerek borcunun tamamını kapatmış; bu işlem sonucu, 7,06 milyar USD 2005-2007 döneminde devletin kasasına girmiştir.
Özelleştirmeden sonrasında devlet 2008 senesinde bu kez Türk Telekom’da kalan yüzde 45 hissesinden yüzde 15’lik kısmı halka arz etmiştir. Bu işlemle devletin kasasına 1,7 milyar USD daha nakit girişi oldu.
Türk Telekom’un temettü gelirleri öteki ortaklar benzer biçimde hissesi oranında Gömü’ye ödenmiştir. Gömü (Türkiye Varlık Fonu dahil), Türk Telekom’dan 2006-2021 tarihleri içinde toplam 6,9 milyar USD (brüt temettü ve hisse satış sözleşmesine istinaden ödenen meblağ) almıştır.
OTAŞ’ın bankalardan almış olduğu ve ödeme güçlüğüne düşmüş olduğu kredi OTAŞ ile bankalar arasındaki ticari kredi anlaşmasının sonucudur. Geçmiş dönemde kamuoyunda gündeme gelen temerrüde düşmüş borç ne Türk Telekom’un ne de Gömü’nin borcudur, tamamen OTAŞ’a aittir. 2018 yılındaki hisse devri OTAŞ ile bankalar içinde meydana getirilen anlaşmanın gerekliliklerini OTAŞ’ın yerine getirememesi sebebiyle ortaya çıkmış bir devir işlemidir. Türk Telekom yada Gömü bu borç için garantör konumunda olmamıştır, güvence yada kefalet de vermemiştir.
Netice olarak mevzuya taraf olan bankaların kendi değerlendirmeleri ile verdikleri ve öğrenim edemedikleri borçtan kamuyu sorumlu tutmak yada kamu zararından anlatmak gerçeklere aykırı bir yorumdur. Netice olarak özelleştirme ile 15,6 milyar dolar gelir elde edildi.
Türk Telekom, özelleştirme sonrası mühim bir yapısal dönüşümden geçti ve gelişmiş teknolojik altyapısı ile gelir çeşitlendirmesini tamamladı. Aslına bakarsan özelleştirmede hedeflenen en mühim amaçlardan biri bu yapısal dönüşümün tamamlanmasıdır.
Buna gore 2005 senesinde gelirlerinin yüzde 83’ünü durağan(durgun) ses kolundan üreten Türk Telekom’un, 2021 yıl sonu itibarıyla satış gelirleri ağırlıklı olarak Mobil (%34), Durağan(durgun) Genişbant (%31), Durağan(durgun) Ses (%8) ve Kurumsal Veri (%7) segmentlerinden oluştu.
Gelir ve kârlılık verilerine bakıldığında İSE devamlı gelişen ve büyüyen bir şirket olarak varlığını devam ettiren Türk Telekom, 2020 senesinde yüzde 19,6 büyüme oranı ile 28,3 milyar TL gelir üretti. Kârlılığını 2020 senesinde bundan önceki yıla gore yüzde 32 artırdı ve yılı 3,2 milyar TL net kâr ile kapattı. 2021 senesinde kuvvetli performans devam etti: Bu zamanda gelirler önceki yıla kıyasla yüzde 21,2 artarak 34,3 milyar TL’ye ulaşırken, net kâr yüzde 81,3 artışla 5,8 milyar TL’ye ulaştı.
Bugüne dek geçen sürede Türk Telekom bir tek mobil kontakt alanına yapmış olduğu 6 milyar USD’yi aşan yatırımla birlikte Avea’da (yeni adıyla TT Mobil) hissesini yüzde 100’e çıkardı, 3G ve 4.5G yatırımlarını tamamladı, kaliteli bir network ve rekabetçi ticari uygulamaları ile yüzde 30 pazar payına yaklaşan bir mobil operatör oluşturdu.
İmtiyaz sözleşmeleri belirli bir süre için altyapının kurulup işletilmesini, ayrıcalık süresinin sonunda sürenin uzatılmasını yada uzatılmaz ise altyapının devlete teslim edilmesini gerektiriyor.
TVF ve LYY içinde meydana getirilen Hisse Satın Alım Sözleşmesi ile Türk Telekom’un durağan(durgun) ayrıcalık mevzuları içinde hiçbir ilgi bulunmuyor. Pek oldukça süre, Türk Telekom ile ilgili odağın durağan(durgun) ayrıcalık üstüne yoğunlaştığını görüyoruz. Sadece, bu yaklaşımın doğru olmadığını söylemek gerekiyor. 2026 senesinde Türk Telekom’a verilmiş durağan(durgun) İmtiyaz sona erecek olsa da Türk Telekom, özelleştirildiği 2005 yılındaki benzer biçimde yalnızca durağan(durgun) ayrıcalık mevzusu çevresinde değerlendirilebilecek bir varlık değil. TVF’nin harekete geçme motivasyonu ve meydana getirilen anlaşmanın fiyatına baz teşkil eden şirket değerlemesi de aslına bakarsan bunu yansıtıyor.
Önümüzdeki dönemlerde hem durağan(durgun) hem de 5G de dahil mobil imtiyazların tüm paydaşların katılımıyla sıhhatli bir zeminde tartışılacağına ve yetkililerin böylesi duyarlı bir mevzuda sağduyulu kararlar alacağına kimsenin şüphesi olmaması gerektiği açıkça belirtiliyor.
Türk Telekom’un özelleştirme tarihinde mevcut nakdinin günlük operasyonların yürütülebilmesi için kafi kısım şirket içinde bırakılarak kalan meblağ Gömü ve Maliye Bakanlığı’na (o tarihteki adıyla Gömü Müsteşarlığı) (“Gömü”) aktarılmıştır. Bu tutarların toplamı 3,8 milyar TL’dir. Dolayısıyla, yüklü oranda nakdin firmanın kasasında kalmış olduğu ve OTAŞ’a geçmiş olduğu şeklinde sık sık yine edilen iddialar yanlıştır.
OTAŞ, Türk Telekom’un özelleştirilmesini müteakip Türk Telekom hisselerinin yüzde 55’inin maliki olmuş ve bu satıştan meydana gelen borcunu Gömü’ye ödemiştir. Bu işlem bir kira değil, satış ve mülkiyetin devri işlemidir. Türkiye’deki tüm operatörler kontakt faaliyetlerini süreli ayrıcalık sözleşmeleri kapsamında yürütmektedir. Bu kapsamda Türk Telekom da telekomünikasyon hizmetlerinin yürütülmesi ve telekomünikasyon altyapısının yürürlükteki mevzuat çerçevesinde kurulması ve işletilmesi için Informasyon Teknolojileri ve İletişim Kurumu (“BTK”) ile ayrıcalık sözleşmesi imzalamıştır. Söz mevzusu ayrıcalık sözleşmesinin süresi 21 senedir. Mevzuyla ilgili detaylı informasyon Özelleştirme İdaresinin sayfasında kamuoyu ile paylaşılmaktadır.
21 yıllığına BTK tarafınca Türk Telekom’a verilen haklar ile Hisse Satış Sözleşmesi ile Gömü tarafınca Türk Telekom’un hisselerinin mülkiyetinin OTAŞ’a devri birbirinden tamamen değişik konulardır. Türk Telekom’da özelleştirme kapsamında bir altyapı satışı yapılmamıştır. İmtiyaz sözleşmesinin 21 senelik süreci Türk Telekom’un, sektörün ve teknolojik gelişmelerin gerektirdiği altyapı yatırımlarını güncellemesi söz mevzusudur. Bu kapsamda eski hızla gelişen teknolojinin yeni teknoloji ile güncellenerek fiberleşme vizyonunun gerçekleştirilmesi doğrultusunda bakır kablo satışı finansmanlı projeler yürütülmektedir. Dolayısıyla, iddia edilenin aksine, bu satışlardan elde edilmiş bedeller OTAŞ’ın kasasına değil Türk Telekom’un kasasına girmekte ve yatırım için kullanılmaktadır. Türk Telekom’un özelleştirmeden bu yana 2021 yıl sonu itibariyle, gerçekleştirdiği yatırım miktarı 55,3 milyar TL (18,6 milyar dolar)’dir. ‘Üstelik OTAŞ, kurumun altyapısını da satarak, milyarlarca dolarlık kazanç elde etti’ ifadesi kesinlikle gerçeği yansıtmayan bir iddiadır.
Türk Telekom’un her türlü taşınmaz satışı kanunlara uygun bir halde, şirket ana sözleşmesi kapsamında ve yönetim kurulu sonucu ile yapılmaktadır. Bu satışların detaylarına ve meydana getirilen yatırım harcamalarına bakıldığında iddia edilmiş olduğu benzer biçimde OTAŞ’ın Türk Telekom’un altyapısının satışından milyarlarca dolar kazanç elde etmesi söz mevzusu değildir. OTAŞ, özelleştirme kapsamında Türk Telekom’un yüzde 55 hissesine karşılık Gömü’ye olan 6,55 milyar dolar olan borcunun tamamını faiziyle beraber 7,06 milyar dolar olarak ödemiştir.
Türk Telekom’un %55 hissesi, %20’si peşin ve kalanı 5 yıl vade (senelik LIBOR + 2,5 faiz) olmak suretiyle 6,55 milyar USD karşılık karşılığı özelleştirilmiştir. Ojer Telekomünikasyon A.Ş. (OTAŞ) hisse satışına ilişkin bakiyeyi erken ödeyerek borcunun tamamını kapatmış; bu işlem sonucu, 7,06 milyar USD 2005- 2007 döneminde devletin kasasına girmiştir. OTAŞ tarafınca bu amaçla kullanılan kredilerin ve ödeme güçlüğü sonucunda bankalara meydana getirilen hisse devrinin Türk Telekom ve Türk Telekom’un faaliyetleri ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Tamamıyla OTAŞ ile bankalar arasındaki bir ticari ilişkidir.
Kaynak: teknolojipusulasi.com