İstanbul’da esnaf ziyareti gerçekleştiren YETERLİ Parti Genel Lideri Meral Akşener ile bir vatandaş ortasında dikkat çeken bir diyalog yaşandı. Geçim düşüncesinden keder yanan vatandaş, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Erdoğan ile Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş’ın da katıldığı merasimle New York’ta açılışı yapılan gökdelene reaksiyon gösterdi, “Kime lazım?” diye sordu.

DÜZGÜN Parti önderi Meral Akşener, yaklaşık 20 aydır gerçekleştirdiği esnaf ziyaretlerine bugün İstanbul Çatalca’da İhsaniye, Akalan ve Çiftlikköy mahallelerinde devam etti.

“YIL SONUNDA DÜKKANIMI KAPATACAĞIM”

Bir bakkalı ziyaret eden Akşener, “İşler nasıl?” diye sordu; “Meral hanım, ben ne desem… Yıl sonu (dükkanı) kapatacağım. Yapamayız artık. Masraflar kurtarmıyor. Bu yaşıma kadar çalıştım, çaba ettim, öbür işlerim de vardı, teker teker bitti hepsi” cevabını aldı.

“ETİKET DEĞİŞTİRMEKTEN BIKTIK”

Bir öteki esnaf ise, arka arda gelen artırımlardan kaygı yanarak şöyle konuştu:

* İşler sakin. Artırımlardan ötürü sattığımız malı yerine koyamıyoruz. Şu anda etiket değiştirmekten bıktık. İşler uygun değil.

* Bugün dükkana 3-4 kişi geldi… Dükkan kira. Çocuk okutuyoruz, kızımız var evlenecek…

“YOKLUK ÇEKİYORUZ”

Akşener, daha sonra bir çay bahçesinde köylü bayanlarla bir ortaya geldi. “Siz konutta neler çekiyorsunuz?” diye sordu. Bayanlar, “Yokluk çekiyoruz, yokluk” diyerek karşılık verdi.

Bir bayan, “2 bin lira emekli maaşı alıyorum, inan ki ayı geçiremiyoruz. Bir maaşla geçinemiyorsun… Dünyanın elektrik faturası geliyor. Kışın mutlaka doğal gaz yakamıyoruz… Odun bile alamıyoruz” dedi.

“ET ALMAK HAYALDE KALDI”

İsminin Hatice olduğunu belirten bayan, Akşener’in, “Bu akşam konutta ne yemek pişireceksin?” sorusuna ise “Patates yaptım. İki tane patates… Et yok, ne eti… Eti unuttuk artık. Et almak hayalde kaldı. Hele bu iki yıldır hiç yok” karşılığını verdi.

“BORÇ ALIP DÜĞÜN YAPMAK ZORUNDA KALDIK”

O sırada içeride bulunan bir vatandaş da yaşadıkları ekonomik zorluklardan kaygı yanarak, “Gençler alışverişe gidemez oldular. Borç alıp da düğün yapmak durumuna düştük” dedi. Vatandaş, “Ekonomimizden mutlu olan var mı arkadaşlar?” diyerek etraftakilere seslendi, “Hayır” cevabını aldı.

“NEREYE GİTTİ O FABRİKALAR?”

Vatandaş, “Bu bir gerçektir. Üç gün oldu, borç altınla evlat evlendirdim. 38 yıl vatanıma vergi ödedim, SSK ödedim. Bu pozisyona düştük… Diyor ki, ‘Dört çocuk yapın’; Nasıl yapacağız? Hanımla ikimize güç bakıyoruz… Yüzük alıyoruz borç, bilezik alıyoruz borç. Bankalar kapıya dayandı. Ben 63 yaşındayım, şikayetçiyim. Hangi genç, ‘Mutluyum’ desin, vallahi billahi borç üstüne borç, bin lira da bulup vereceğim o çocuğa. Neden keyifli olmuyoruz biz? 145 tane fabrikamız vardı bizim; canım Atatürk’üm benim, sevdiğim en hoş insan… Nereye gitti o 145 tane fabrika?” diye sordu.

“BEN DE BİR DANİMARKALI ÜZERE OLMAK İSTİYORUM”

Elektrik faturalarına gelen artırımlardan da keder yanan vatandaş, “Dağlar taşlar güneş gücü. Elektrik üretiyor, var mı elektrik faturalarında azalma? Yok. Gelin efendim başımıza, bizim köyün dağına 10 tane rüzgar gülü koyun, 20 tane köye bakacak. Ben de bir Danimarkalı üzere olmak istiyorum. Elektrik tükettikten sonra bana para vermesi gerekir devletin. O denli bir ülke istiyorum” sözlerini kullandı.

“82 LİRADAN ALDIĞIM YEM 175 LİRAYA KADAR ÇIKTI”

Bir kasap dükkanını da ziyaret eden Akşener, tıpkı vakitte yetiştirici olan kasabın, gelen artırımlara isyanıyla karşılaştı. Esnaf şu sözleri kullandı:

* İşler çok dingin. Benim öteki tarafta da restoranım var, onu kapattık. Tıpkı vakitte ben hayvan yetiştiriciliği yapıyorum, çiftlikte de kapasitemiz 3’te 1’ine düştü. Zira 2020 Kurbanında, ben 82 liradan yemi aldım, bu sene 164 liradan yem aldım.

* Peşin ödediğim için bu indirimli hali. 175 liralara kadar yem çıktı. Yalnızca yemle bitmiyor ki; samanı var, otu var… Benim yanımda toplamda en berbat 20-25 çalışanım vardı, şu an 2-3 şahısla yönetim etmeye çalışıyoruz.

“EVE EKMEK GÖTÜREMİYORUZ”

Ziyaretleri sırasında Akşener’in yanına gelen bir vatandaş ise “Sizden tek ricam, ne olur, birleştiniz, düzensizlik olmasın. İnanın memleketin gereksinimi var. Ocaklar dağılıyor, çocuklar perişan, o kadar sorunlar var ki… Akşam haberlerde izledik, milyon dolara Amerika’da Türk Evi… Kime lazım? Artık gençlik uyandı, gençlik okuyor. Meskene ekmek götüremiyoruz ya. 24 liraya aldığım peyniri bugün 55 liraya alıyorum” diyerek kaygı yandı.