Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Eylülde yüzde 5,7 olarak açıkladığı 2021 için global iktisatta büyüme kestirimini yüzde 5,6’ya indirirken, Türkiye iktisadına yönelik büyüme beklentisini de yüzde 8,4’den yüzde 9’a revize etti. Türk iktisadının gelecek yıla ait büyüme varsayımı de yüzde 3,1’den yüzde 3,3’e yükseltilirken, 2023 yılı için ise yüzde 3,9 büyüme kestirimi yapıldı.

OECD’nin “Kasım Orta Devir Ekonomik Görünüm Raporu” yayımlandı. Raporda, global ekonomik görünüme yönelik ana riskin, mevcut enflasyon artışının daha uzun sürmesi ve beklentilerden daha fazla yükselmesi olduğu kaydedildi.

‘FAiZ İNDİRİMLERİ, DÖVİZ KURU ÜZERİNDEKİ BASKIYI ARTIRDI’

Euronews’ta yer alan habere nazaran, enflasyonun çok yüksek ve kalıcı olduğu belirtilen raporda faiz indirimlerinin enflasyon beklentileri, döviz kuru ve hanehalkı geliri üzerindeki baskıyı artırdığı vurgulandı.

Makroekonomik siyasetlerin olağanlaşması gerektiğinin altını çizen OECD, para siyasetlerinin enflasyon maksadına ulaşma konusunda geleceğe yönelik muteber bir yönlendirme sağlaması tavsiyesinde bulundu.

Raporda ayrıyeten Türkiye’nin iş gücü üzerindeki vergileri azaltarak istihdam şartlarını daha esnek hale getirerek tekrar yapılanan global tedarik zincirinden doğan fırsatları daha yeterli yakalayabileceğini vurguladı.

BÜYÜME KESTİRİMLERİ

OECD’nin 2021, 2022 ve 2023 yıllarına ait ekonomik büyüme öngörülerine yer verilen raporda, eylülde 2021 için yüzde 5,7 olarak açıklanan global iktisatta büyüme varsayımı yüzde 5,6’ya indirildi. Büyüme kestirimi 2022 için yüzde 4,5’te sabit tutulurken, 2023 için ise yüzde 3,2 olarak açıklandı.

Global iktisadın 2023 yılında yüzde 3,2 büyümesinin beklendiği aktarılan raporda, global ekonomik görünüme yönelik ana riskin; mevcut enflasyon artışının daha uzun sürmesi ve beklentilerden daha fazla yükselmesi olduğu bildirildi.

G20 ülkelerinin ise gelecek yıl yüzde 4,7, 2023’te yüzde 3,3 düzeyinde büyüme kaydetmesinin beklendiği belirtilen raporda, OECD ülkelerinin 2022’de yüzde 3,9, 2023 yılında ise yüzde 2,5 büyüme göstermesinin kestirim edildiği kaydedildi.

ABD iktisadının gelecek yıl yüzde 3,7, 2023 yılında ise yüzde 2,4 büyümesinin beklendiği aktarılan raporda, Çin iktisadının ise gelecek yıl ve 2023’te yüzde 5,1 büyümesinin beklendiği bildirildi. Raporda, Euro Bölgesi’nin 2022 yılında yüzde 4,3, 2023 yılında ise yüzde 2,5 büyüme göstermesinin beklendiği belirtildi.

“EKONOMİK TOPARLANMA GELİŞEN ÜLKELERDE FARKLI SÜRATLERDE GERÇEKLEŞTİ”

OECD raporunda, global büyüme beklentilerine ait, “Merkezi senaryomuz, dünyanın salgın ile daha güzel başa çıkması, para ve maliye siyasetlerinin 2022 boyunca genel olarak destekleyici kalmasıyla global toparlanmanın devam etmesidir. 2021’de yüzde 5,6’lık bir toparlanmanın akabinde global büyüme, gelecek yıl yüzde 4,5’lik bir süratte ilerleyecektir.” tabirleri kullanıldı.

Global ekonomik toparlanmanın gelişen ülkelerde farklı süratlerde gerçekleştiği aktarılan raporda, “ABD’de istihdam görece hala zayıf durumda. Lakin Euro Bölgesi’nde istihdam, salgın öncesinden daha yüksek düzeyde. Tıpkı vakitte ABD iktisadı, Euro Bölgesi’nden daha süratli bir biçimde toparlandı.” değerlendirmesine yer verildi.

Enflasyonist baskıların tüm ekonomilerde hissedildiği belirtilen raporda, güç, besin ve emtia piyasalarında yaşanan tedarik aksaklıklarının fiyatları artırdığı vurgulandı.

Yüksek güç fiyatlarının, temel ve orta malların üretimini sonlandırdığı aktarılan raporda, üretim zincirlerindeki zorlukların genel manada eser kıtlığına neden olduğu kaydedildi.