Geçen yıl 18 Ekim günü kaybettiğimiz müellifimiz Bekir Coşkun’un vefatının üzerinden bir yıl geçti. Coşkun, bugün Şanlıurfa’nın Tülmen Köyü’ndeki mezarı başında yapılacak bir merasimle anılacak.
Saat 13.00’de başlayacak merasime, Coşkun’un eşi Andree Coşkun’un yanı sıra çocukları ve kardeşleri ile aile yakınları, okuyucuları ve sevenleri katılacak.
HİÇ UNUTULMAYACAK
1945 yılında Şanlıurfa’nın Tülmen Köyü’nde doğan Coşkun, 50 yıllık meslek hayatı ile yeri doldurulamayacak bir müellif oldu. Sanat, müzik, tabiat sevgisi ve hayvan dostluğu ile de öne çıktı. Ankara’nın Rüzgarlı sokağında Hür Anadolu Gazetesi’nde foto muhabiri olarak mesleğe başladı. Daha sonra parlamento muhabirliği yaptı. TRT, Günaydın, Hürriyet, Cumhuriyet’te çalıştı. 2013’te SÖZCÜ’deki köşesinde okurlarıyla buluştu. “Dövlet”, “Avukatımı İstiyorum”, “Pako’ya Mektuplar”, “Ben Pako” ve “Başın Öne Eğilmesin” adılı kitaplar da yazdı. Coşkun ebediyen gülen yüzü ve üç cümle bile yazsa sayfalar dolusuna bedel kıvrak kalemiyle her vakit anılacak ve unutulmayacak.
“Yazı bilmem…
Yazı bilmem…
Müellifim yazı bilmem…
Bu yaz bu türlü geçti…
Gelecek yazı bilmem…
(…)
Bir yaz bitti…
Çoğumuz konutlara kapalı geçirdik yazı… Ne plajlar eskisi üzereydi, ne parklar… Polis, zabıta endişesinden “acaba maskem duruyor mu” diye burnumuzu yoklayıp durduk… Virüsün korkusu ömrün üzerine bir kara bulut üzere çökmüştü bir kez…
Hayallerin birden fazla kursaklarda kaldı…
Hüzünle bir yazın gerisinden bakıyoruz…
Üzülmeyin…
Yaşama hürmetimiz, hasretlerimiz, hasretlerimiz, sevgilerimiz, hayallerimiz, düne nazaran çok daha fazla…
Bu yaz bu türlü geçti…
Gelecek yazı bilmem…”